Bu sayfayı yazdır
Savunma Sanayisinde Küresel Rekabet ve Türkiye

Savunma Sanayisinde Küresel Rekabet ve Türkiye

12 Aralık 2018
Dış Politika ve Güvenlik Araştırmaları Merkezi Haber-Yorum


Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü (SIPRI) her yıl küresel ölçekte silahlanma, silahsızlanma ve savunma harcamaları gibi konularda derlediği verileri yayınladığı raporlarla kamuoyuna paylaşıyor. SIPRI dün yeni bir rapor yayınlayarak 2017’deki en büyük 100 silah satıcısı şirketin ticaret hacimlerini ortaya koydu. En büyük 100 şirket sıralamasında Türkiye’yi de ilgilendiren dikkat çeken hususlar var.

2017 sıralamasında da ABD’li şirketler ilk üç sıradaki yerini koruyor. F-35 uçakları hakkında adını sıkça duyduğumuz Lockheed Martin, 2009’dan bu yana ilk sırada yer alıyor. Şirketin 2017’deki silah satışı tutarı bir önceki yıla göre yaklaşık %10 artarak 44 milyar doları aşmış durumda. İlk 10’a giren beş ABD’li şirketin toplam silah satışı 137,5 milyar dolar. İlk 100’de yer alan 42 ABD’li şirketin toplam silah satışı ise 226,6 milyar dolara ulaşıyor. Bu rakam ilk 100 şirketin toplam satış tutarının %57’sine tekabül ediyor. ABD’li şirketlerin toplam satışı bir önceki yıla göre %2 artmış. Ayrıca, ilk sırada yer alan Lockheed Martin ile listede ikinci olan Boeing arasındaki farkın bir önceki yıla göre ciddi derecede açıldığı dikkate çarpıyor. 2016’da iki şirketin arasında 11 milyar dolarlık fark varken, bu yıl fark 18 milyar dolara yükselmiş.

Uluslararası basının en çok üstünde durduğu husus ise Rusya’nın ikinci sıraya yükselmiş olması. Rusya’nın en büyük silah satıcını Almaz-Antey, 2016’da 13. sıradayken 2017’de %17 artan satışları sayesinde 10. sıraya yükselmiş durumda. 2007’de 2,8 milyar dolar satışla 22. sırayı alan Almaz-Antey’in 8,6 milyar dolarlık satışla ilk 10’a girmeyi başarması dikkat çekiyor. İlk 100’e giren 10 Rus şirketinin toplam satışı bir önceki yıla göre %8,5 artışla 37,7 milyar dolara ulaşmış. SIPRI analistleri, Rus şirketlerinin gösterdiği artışta Rusya’nın ordusunu modernize etme çalışmalarının etkili olduğunu değerlendiriyor. Rusya’nın Türkiye, Hindistan ve Suudi Arabistan gibi ülkelere S-400 satma planlarının gerçekleşmesi halinde, Rusya’nın ikincilik koltuğundaki yerinin sağlamlaşması mümkün olacaktır.    

İlk 100’deki Avrupalı şirketler 2017’de bir önceki yıla göre %3,8 artışla 95 milyar dolarlık satış gerçekleştirmiş. Bu rakam içinde en büyük pay Rusya’ya ikincilik koltuğunu kaptıran Birleşik Krallık’a ait. İngiliz BEA Systems adlı şirket, tek başına 23 milyar dolarlık satış gerçekleştirerek listedeki dördüncülük pozisyonunu devam ettiriyor. Birleşik Krallık ve Fransa’dan iki şirket, İtalya’dan da bir şirket ilk 20 içinde yer alıyor. Ayrıca, birçok Avrupalı ortağı olan Airbus Group, 11,3 milyar dolarlık satışla ilk 100 şirket arasında 7. sıradaki yerini koruyor.   

SIPRI’nin dikkat çektiği bir husus da Türkiye ile ilgili. İlk 100 şirket arasında iki Türk şirketi (ASELSAN ve TAI) yer alıyor. ASELSAN bir önceki yıla göre 7 basamak yükselerek 61. sıraya, TAI de yine 7 basarak yükselişle 70. sıraya çıkmış durumda. İki şirketin 2017’deki satışları 2,6 milyar dolara ulaşarak 2016’ya göre %24 artış göstermiş. SIPRI uzmanları, bunun Türkiye’nin artan silah ihtiyacından ve dış kaynaklara olan bağımlılığı azaltma politikasından kaynaklandığını belirtiyor. Ne var ki, Türk şirketleri aşama kaydetmiş olsa da toplam satışları en büyük ABD’li şirketin satışının yaklaşık yirmi birine denk geliyor.

Türkiye, yerli ve millî savunma sanayisine yatırım yaptıkça kuşkusuz sıralamada daha da yukarıya çıkacaktır. Güvenlik risklerinin giderek arttığı bir bölgede yer alan Türkiye için ileri teknoloji kullanan ve katma değeri yüksek savunma sanayisinin kritik önem taşıdığını tartışmasız. Savunma sanayisinin ticaretin ve ekonominin çok ötesinde bir millî güvenlik meselesi olduğu dikkate alınarak olumlu yöndeki bu trendin devamı sağlanmalıdır. Bu çerçevede, yapay zekâ çalışmalarının atılım yaptığı günümüzde, savunma sanayimizin yapay zekâ alanındaki gelişmelerin gerisinde kalmaması, stratejik bir hedef olarak ele alınmalıdır.

NOT: Bu makale ilk olarak 11 Aralık 2018 tarihli Türkgün Gazetesi'nde Yayınlanmıştır.